Kişiselleştirmiş Müşteri Deneyiminin Önemi

Teknoloji ve yazılım firması sahibi Metin Liçis, hızlanan dijital dönüşüm ile birlikte kişiselleştirilmiş müşteri deneyiminden uzaklaşıldığını bunun ise markalar için tehdit oluşturduğunu dile getirdi. Liçis, teknoloji ile birlikte tüketicileri özel hissettiren insani unsurların göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Başarılı iş insanı Metin Licis, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Dijital iletişim, otomasyon ve yapay zeka çağında insan dokunuşu kayboldu. Müşteri deneyimi, standartlaştırılmış e-posta yanıtlarına, yazılı sanal yardıma ve programlanmış sohbet botlarına bırakılıyor. “Gerçek bir kişi” ile konuşmak bir yenilik haline geldi ve kişisel dokunuş uçup gidiyor. İşletmeler, müşteri deneyiminin her bölümünü sistemleştirmenin zamandan ve nihayetinde paradan tasarruf sağladığını düşünüyor. Fark etmedikleri şey ise müşterilerin istediği şeyin bu olmadığı.

Yapılan son araştırmalara göre tüketicilerin;

• Yüzde 80’i, kişiselleştirilmiş deneyimler sunan bir markalardan ürün/hizmet satın almayı tercih ediyor,
• Yüzde 71’i alışveriş deneyimleri kişisel olmadığında hayal kırıklığına uğruyor.
• Yüzde 63’ü, kötü bir kişiselleştirme deneyimi sunan şirketlerden ürün ve hizmet satın almayı bırakıyor.

Tüm bu unsurlar dikkate alındığında kişiselleştirme; maliyeti 50’ye kadar azaltıyor, kar marjını ise yüzde 5 ile 10 arasında artırıyor.

Kusursuz Bir İlk İzlenim Yaratmak İçin 5 İpucu

Gerçek şu ki, ilk izlenim her şeydir. Çoğu zaman iş adamları, mükemmel iş planını veya mümkün olan en iyi pazarlama kampanyasını bulmaya çalışarak işe fazla odaklanırlar. Tüm bunların ortasında, müşterilerinin onlar hakkında ilk düşündükleri şeyin çoğu zaman anlaşmayı bozan şey olacağını unutmaya meyillidirler. Ofislerinizin görünümünden, yaptığınız belirli eylemlere kadar, müşterinizin işletmeniz hakkındaki ilk düşüncelerini etkileyen pek çok şey vardır.

Değerli iş insanı Metin Liçis, başarıya giden yoldaki en önemli unsurlardan biri olan ilk izlenimin sıklıkla unutulduğunu dile getirdi ve ekledi: “Bugün başarılı olan insanlara baktığınız zaman birçoğunun ortak özelliğinin kuvvetli bir ilk izlenim yaratmak olduğunu görürsünüz.”

Peki Nasıl? Metin Licis kusursuz bir ilk izlenim yaratmak için gerekli olanları bizler için 5 başlık altında toparladı.

Metin Licis, meslektaşlarına şu tavsiyelerde bulundu:

“Kendinizi Doğru Şekilde Sunun

Kendinizi bir iş lideri olarak sunma şekliniz de çok önemlidir. Her durum için kurumsal bir imaj gerekli olmasa da insanların toplantı sırasında ilk birkaç dakika içinde sizinle ilgili bir fikir geliştirme eğiliminde oldukları bir gerçektir. Evden çalışıyorsanız, gerçekten giyinmeniz ve kravat takmanız gerekmeyebilir, ancak potansiyel müşterilerinizin çoğu profesyonelce görünen ve hareket eden birini arayacaktır. Bu şekilde bakmak için elinizden gelenin en iyisini yaptığınızda, yaptığınız işi ciddiye aldığınız ve sunumunuzu önemsediğinize dair belli bir mesajı karşınızdakine iletmiş olursunuz.

Ofisini Güzelleştirin

Ofisiniz, potansiyel müşterilerinizin ilk dikkat edeceği şeylerden biridir. Dağınık ve sıradan bir ofis, sizin de sıkıcı olduğunuz izlenimini yaratacaktır. Bunu iyileştirmek ve çalışma alanınızı güzelleştirmek için çaba sarf etmelisiniz.

İşletmenizi Doğru Şekilde Tanıtın

İşletmenizi tanıtma şekliniz tıpkı bireysel sunumunuz gibi önemlidir. Bu bağlamda işletmenize dair bilgileri paylaşırken oldukça dikkatli olmalısınız. Örneğin vereceğiniz kartvizit cüzdanlarda ezilen onlarca kartvizitten farklı olarak, işletmenizin ruhunu yansıtmalıdır. Kaliteli malzeme seçerek, tasarım detaylarına özen gösterilmedir.

Kaliteli Yazı Malzemeleri Sağlayın

Basit gibi görünse de tıpkı kartvizit örneğinde olduğu gibi müşterilerinize sunduğunuz her türlü doküman önemlidir. Yaptığınız işte gerçekten profesyonel olduğunuz izlenimini yaratmak istiyorsanız, potansiyel müşterilerinize yüksek kaliteli yazı malzemeleri, bildiriler ve makaleler sağladığınızdan emin olmalısınız. Bunlar, sizden ihtiyaçları olanı almak için aradıkları bilgilerdir. Belirli ve net bir mesaj iletmeniz gerekir. Bu, özellikle farklı bir müşteri tabanı çekmeyi hedefliyorsanız, farklı demografik özellikleri ve alanları hedeflemeniz gerekiyorsa geçerlidir. Mesajınız, ürün ve hizmet sunumunuz ile paralel olmalıdır.

İletişime Satış Konuşmasıyla Başlamayın

İyi bir ilk izlenim oluşturmanın en önemli yolu konuya pazarlama cümleleriyle başlamamanızdır. Müşteriniz ile öncelikle bir bağ kurmanız gerekir aksi takdirde reddedilmeniz kaçınılmazdır. Ayrıca kendisine güvenen markalar, satış amacı ile kendilerini sunma gereği duymaz. Özgüvenli, yaptığı işten emin ve geniş networke sahip işletmeler tüm bu unsurlar ile istediği dikkati hali hazırda üzerine çekmektedir.”

-Metin Liçis

Metin Liçis’ten, İş Yerinde Daha Verimli Olmak İçin Tavsiyeler

Günümüzde, işle ilgili baskıyla başa çıkmak gerçekten zor. Tam zamanlı bir işte çalışan çoğu kişi, ortalama bir iş gününde yapması gereken her şey için zamanın yeterince uzun olmadığını söylüyor.

“Verimli bir çalışan, günün her dakikasını etkili bir şekilde kullanır ve en önemli görevlere öncelik vermesi gerektiğini bilir.” diyen Metin Licis, iş yerinde verimli olmanın sadece üretkenliğinizi artırmak ve patronunuzdan puan kazanmakla kalmayacağını, aynı zamanda kendinizi başarılı hissetmenizi, dolu ve verimli bir iş günü geçirmenizi sağladığını belirtiyor.

Bu bağlamda; Metin Liçiş’in, daha verimli çalışmanızı sağlamak için tasarlanmış alışkanlıkları benimseyerek, üretkenliğinizi büyük ölçüde arttırabilmeniz konusunda verdiği bazı tavsiyelere göz atalım.

1- Temiz Ve Düzenli Bir Çalışma Alanı Tutun

Metin Licis, “Bazen iş yerinde verimliliği sağlamak, çalışma alanınızdaki dağınıklığı temizlemek kadar basit olabilir.” diyerek, düzensiz bir çalışma alanının üretkenliğinizi engelleyebileceğini söylüyor ve şunları kaydediyor: “Dağınık bir yerde belirli araçları veya belgeleri bulmakla sürekli mücadele etmek, ciddi bir zaman kaybı olabilir. Bu nedenle, sadece günlük olarak kullandığınız eşyaları dışarıda tutun ve diğer her şeyi ait oldukları yere kaldırın.

Bir ofiste çalışıyorsanız, çalışmak için ihtiyacınız olan şeyi hızlı ve kolay bir şekilde bulabilmeniz için ofis alanınızı ve masanızı düzenleyin. Bir ofiste çalışmıyorsanız, aynı ilkeler yine de geçerlidir. Örneğin, bir tamirhanede çalışıyorsanız aletlerinizi temiz ve düzenli tutun. Böylece, ihtiyaç duyduğunuz şeyi anında bulabilirsiniz.

Ofis çalışanları gibi çok sayıda belgeyi işleyen kişiler, mantıklı ve organize bir dosyalama sistemi oluşturmalıdır. Sık kullandığınız belgeleri elinizin altında tutun. Diğer belgeleri alfabetik (veya başka bir mantıksal) sıraya göre saklayın.”

2- Malzemeleri Kontrol Edin

Metin Licis, işinizi yapmak için gereken malzemelere ve araçlara sahip olduğunuzdan emin olmanız gerektiğini belirterek, şöyle devam ediyor: “Bir ofisteyseniz; delgeçler, zımba teli, hesap makineleri vb. şeyleri hazırda bulundurmalısınız. Ofis ortamının dışında araçlar tabii ki farklıdır. Ancak, temel ilkeler aynıdır. Karmaşık grafik uygulamaları ile çalışan bilim adamları ve İngiliz anahtarlarıyla çalışan ustalar, malzemelerinin önceden hazırlanmış olmasından fayda sağlayacaktır.”

3- Program Tutun

Gününüzü planlamak için herhangi bir çaba sarf etmeniz muhtemelen çalışma verimliliğinizi arttıracaktır. Metin Liçis’e göre, gerçekten etkili bir program tutmak için, kapsamlı bir planlayıcıyla çalışmanız gerekiyor. Uzun vadeli hedefler için tek bir takvimin daha verimli olacağını belirten Metin Liçis, “Birden fazla program tutarak veya bir program çizerek işinizi gereksiz yere karmaşıklaştırmayın. Muhtemelen kaybedeceğiniz büyük bir not koleksiyonu oluşturmak yerine, ne yapmanız gerektiğini görmek için belirli bir yere bakmak işinizi kolaylaştıracaktır.”

Günlük “yapılacaklar” listesini oluştururken, en yüksek önceliklerle başlamanın büyük yarar sağlayacağını belirten Metin Liçis, “Daha az önemli görevleri listenin sonuna koyun. İş gününüze listenin en başından başlayın. Günün sonunda listeyi tamamlamazsanız, ertesi gün tamamlanmamış konuları ele alın.”

4- Dikkat Dağıtan Unsurları Ortadan Kaldırın

Her iş yerinin farklı dikkat dağıtıcı unsurları olduğunu belirten Metin Licis, “Bunlar, sizi yalnız bırakmayan konuşkan bir iş arkadaşı, baskıcı bir sessizlik, eğlence amaçlı internet sitelerinde vakit geçirmek ya da araya giren gereksiz toplantılar olabilir. İşinize odaklanabilmeniz için bu durumlardan rahatsız olmaya devam etmek yerine, bir an önce bu sorunları çözmelisiniz.” diyor.

5- Kişisel İşleriniz İçin Molaları Kullanın

Molalar size çok ihtiyaç duyulan dinlenmeyi sağlar. Bu dinlenme olmadan, daha yavaş veya daha az ustalıkla çalışarak yorulabilirsiniz. Metin Liçis, molaların aynı zamanda dikkatinizi dağıtan şeylerle başa çıkma şansı verdiğini de söyleyerek, işinizden alıkoyacak her şeyi yapmak için molalarınızı kullanmanın akıllıca olacağını dile getiriyor.

6- Sorumluluklarınızı Parçalara Ayırın

“Büyük projeler göz korkutucu olabilir.” diyen Metin Licis, büyük bir işi küçük parçalara ayırarak daha kolay sonuca daha kolay ulaşılabileceğini söylüyor. Metin Licis’e göre, görevin küçük bir bölümünü yapmak, bir görevi tamamlamak kadar ödüllendirici hissettirmez, ancak zamanınızın akıllıca kullanılmasını sağlar.  Yani, her gün üzerinde biraz çalışırsanız en önemli görevlerinizi daha hızlı bitirirsiniz.

7- Toplantıları Sadeleştirin

Toplantılar, hedefleri tartışmak ve bir vizyon oluşturmak için hayati öneme sahip olabilir. Bununla birlikte, kontrol altında tutulmadığında ciddi vakit kaybına neden olur. Metin Liçis’in toplantılarınızı olabildiğince etkili hale getirmeniz için verdiği birkaç ipucu şu şekilde:

“-Her toplantıdan önce bir gündem oluşturun ve olabildiğince bağlı kalın.

-Toplantıya mümkün olduğunca az sayıda insanı davet edin.

-Slayt sunumlarını minimumda tutun. Sunumunuzun tüm içeriğini değil, konuşmanız aracılığıyla aktarılamayan resimleri ve verileri görüntülemek için slaytları kullanın.”

Çalışanlarınızı Paradan Daha Çok Motive Edecek Beş Temel Faktör!

Ünlü iş insanı Metin Liçis ile işletme sahipleri için çalışanlarını paradan daha çok motive edecek beş temel faktör üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Bu konu hakkında yıllar boyunca birçok çalışma yapıldı. Söz konusu çalışmaların çoğunda her gün işe neden geldiğimiz sorusuna cevap olarak paranın bir ana amaçtan çok, bir alt motive edici olduğu sonucuna ulaşıldı.

2019’un sonunda 5 bin 500’den fazla kişiyle yapılan bir ankette, o sırada yeni bir iş arayanların yalnızca yüzde 13’ünün mevcut maaşlarından ve sosyal haklarından memnun olmadıkları için iş değiştirmek istedikleri sonucu çıktı. Yani aslında, diğer faktörler çok daha fazla rol oynadı. Yüzde 40’ı sırf değişim zamanının geldiğini düşündükleri için yeni bir pozisyon arıyordu. Yüzde 22’si ise, daha iyi eğitim ve kariyer fırsatları istiyordu.

Metin Licis’in, çalışanlarınız için paradan daha önemli olabilecek ilham verici ve motive edici olarak tanımladığı bazı faktörlere daha yakından bakalım.

1. Anlam Ve Amaç Hissi

Metin Liçis, çalışanlar üzerindeki anlam ve amaç hissini, “İnsanlar profesyonel yaşamlarında giderek daha fazla anlam ve amaç arıyor. Başka bir deyişle, dünyamıza gerçekten katkıda bulunduklarını ve bir fark yarattıklarını hissetmek istiyorlar.” şeklinde açıklıyor.

Bir araştırmaya göre, 10 kişiden dokuzundan fazlası daha anlamlı işler yapma fırsatı için daha az para kazanmayı tercih edebilir. Metin Liçis, yetenekli bir çalışanın nihai ürünü nasıl etkilediğini görmesi gerektiğini, aksi takdirde motivasyonunun düşebileceğini belirtiyor.

Yani, çalışanlarınızı motive etmek istiyorsanız, onlara rollerinin anlamlı ve amaca yönelik olduğu hissini vermeniz gerekiyor.

Metin Licis, çalışanlarınızın işlerini daha anlamlı ve amaca yönelik olarak algılamalarını sağlamak için ne yapabilirsiniz? sorusuna şu yanıtı veriyor: “Ekibinizi açık bir toplantıda tartışmak için bir araya getirin ve her birinin hangi görevlerden zevk aldıklarını öğrenin. Bu bilgilere sahip olduğunuzda, ekibinizin her üyesinin üretken kalmasını sağlayacak şekilde anahtar görevleri yeniden atamak için onlarla birlikte çalışın. Çalışanlarınızın işletmenizde oynadıkları rolü anlamaları ve hayati bir çark gibi hissetmeleri önemlidir. Sonuçta, bir çalışanın işletmenizdeki etkisi ne kadar fazlaysa, ona bağlı hissetme ve işletmenin başarısını kendi başarılarıyla birleştirme olasılıkları o kadar artar.”

2. Olumlu Bir Şirket Kültürü

Şirket kültürünün çalışan motivasyonunu artırmada önemli bir rol oynadığını dile getiren Metin Licis, şunları kaydetti: “İş yerinde mutlu ve değerli hisseden çalışanlar ile organizasyonlarını güçlü bir kültüre sahip olarak gören işverenler arasında güçlü bir ilişki vardır.”

3. Takdir Etmek

Çalışanların tüm katkıları ve başarıları için eşit şekilde takdir görmesi ve onlara teşekkür edilmesi gerektiğini vurgulayan Metin Licis, “Başkalarının katkılarınız için sizi tanımasını istemek insan doğasıdır. Çalışanlarınızı tanımak, onlarla şirketiniz arasında duygusal bir bağ oluşturmanıza yardımcı olur. Bununla birlikte, bir çalışana çabaları için asgari ücret vermekten ve ara sıra “sırtına vurmak”tan çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Gerçekten de, iyi yapılan bir iş için çalışanlarınızı övmek kendi menfaatinize olacaktır.

4. İşyerinde Eğitim Ve Gelişme Fırsatları

“Çalışanlarınızı geliştirerek, onlara iş için önemli olduklarını, potansiyellerini gördüğünüzü ve rollerinde ilerlemeleri için yardım etmek istediğinizi göstermiş olursunuz.” diyen Metin Licis, şunları ekliyor: “Geçen yıl LinkedIn‘den yapılan bir araştırmaya göre, çalışanların yüzde 94’ü, işverenleri öğrenme ve gelişimlerinde aktif rol alırlarsa şirketlerinde daha uzun süre kalacaklarını söyledi. Sadece bu değil, başka bir ankette, insanların yüzde 22’sinin, kendilerine başka bir yerde daha iyi eğitim fırsatları sunulması durumunda mevcut işlerinden ayrılacağını ortaya çıkardı. Unutmayın, işletmenizin veya departmanınızın şu anda öğrenme ve geliştirme için bütçesi olmasa da, çalışanlarınızın katılabileceği web seminerleri ve çevrimiçi konferanslar gibi birçok ücretsiz eğitim fırsatları vardır. İşverenler, çalışanlarını geliştirmek istemelidir. Çünkü çalışanların becerilerini yükseltmek, çalışanlar kadar işverenler için de pek çok avantajlar sunuyor. Bu nedenle, eğitime yatırım yapmaya her zaman değer.”

5. Açık Bir Kariyer Gelişimi Yolu

Metin Liçis, en motive edici olan şeyin, kariyer basamaklarını işletmenizde tırmanabilmeleri için çalışanlarınıza fırsat vermek olduğunu söylüyor.

LinkedIn’den yapılan bir araştırma, insanların yüzde 45’inin eski işlerini ilerleme fırsatlarının eksikliğinden endişe duyarak terk ettiğini ortaya koyuyor.

Metin Liçis’in bu konudaki en büyük tavsiyesi, çalışanınızın isteklerini ve iş içindeki terfi olasılıklarını tartışmak için düzenli olarak toplantılar yapmanız. Metin Liçis konu hakkında şunları söyledi: “Personelinize kariyer hedefleri konusunda açık ve dürüst olmak, ayrıca bunları başarmak için birlikte çalışmak size güçlü bir elde tutma avantajı sağlayabilir. Bir çalışanın terfi istekleri şu anda finansal kaynak eksikliği veya doldurulan pozisyon nedeniyle gerçekleştirilemiyorsa, o zaman onlara daha fazla özerklik vermek veya işletme içinde söz vermek tatmin edici bir uzlaşma olabilir.”

Çalışanlarınızı Paradan Daha Çok Motive Edecek Beş Temel Faktör!